bugün
yenile
    1. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      freud'un sözüyle ego şahlanmış bir at üzerindeki şovalye gibidir. id ile süperegonun isteklerini uzlaştırmaya çalışan hakemdir. id, ego ve süperego insan zihninin katmanlarıdır. bu katmanlar birlikte yer almalarına karşın farklı düzlemlerde fonksiyon görürler. id, zevk temelli bir istekler ve aşırı ısrarcı temel enerjinin çıkış noktasıdır. temel ve en ilkel benliktir. ana kaynağı cinsellik, açlık gibi ihtiyaçların en bencilce doyurulmasıdır ego ise idin bu isteklerini gerçeklikle karşılayan kısımdır. çeşitli savunma mekanizmaları ile idi dengeler. id ve süperego arasında dengeleyici unsurdur. temel görevi kişisel güvenlik sağlamak ve idin bazı isteklerine izin vermektir. freud ilerki yıllarda gerçekliği test etmek, savunma, bilgi sentezi ve zeka fonksiyonları ile hafızayı bu merkeze bağlamıştır süperego, baba figürünün ve kültürel adetlerin içselleştirilmiş bir sembolüdür. id'in ihtiyaç ve talepleriyle çatışma halindedir. ıd ye karşı saldırgandır. tabuları ayakta tutar. oidipus kompleksinin çözümü için baba figürünün içselleştirilmesidir.
    2. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kişinin bilincini yöneten ana unsurlar. i̇d, hayvansal içgüdüleri kontrol eder. yemek yemek ve seks yapmak gibi. süper ego ise vicdani, ahlaki yönleri kontrol eder. süper ego ve id sürekli çatışma halindedir. ego ise mantığı kontrol eder, ikisi arasında mantıklı bir karar verip uygular. bebeklerde süper ego gelişmemiştir, bu nedenle id ağır basar. bu nedenle bebekler ihtiyaçlarının anında karşılanmasını isterler. karşılanmaz ise ağlayarak tepki verirler. zamanla süper ego gelişir ve "sabretmelisin, zamanı gelince isteklerin karşılanacak" der. böylece insan olgunlaşır.
    3. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bana öyle geliyor ki id-ego-süperego 'kavgası' içerisinde samimi olan yalnızca id'dir. hayat id'in istekleriyle baş etmeye çalışan süperegonun, egoyu kontrol etmesinden ibarettir. bizler yalnızca yeterince bastırılanı değerli buluruz. ondandır bu ahlak sevdamız. ondandır bu sivrileni öldürme çabamız. biz sevmeyiz ötekinin bastırılmamış olanını. korkarız ötekinin id'inden. bastırılmamış id'i hem kıskanırız delicesine hem de öfkeyle "yapamadığımızı yapabildiği için" saldırırız. id materyalizmdir; süperego idealizm. id somuttur; süperego soyut. id realitedir; süperego mistifikasyondur. id ben'dir; süperego ötekinin 'baktığı'dır. id'dir esas olan, maskeleyebildiğimizdir ego. görünen ben egodur, dindirilmiş id ve susmak bilmeyen 'bilmiş' bir süperego ile birlikte. tüm hayat budur. bana bu yazıyı yazdıran süperego da burada, klavyeye basan ego da burada, gerçek ben olan da burada. biz buradayız. ölene kadar birlikte. 21
    4. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ben egoyu tutuyorum arkadaşlar. Id’in hedonistik yapısı süperegonun ahlakçı kimliğiyle çatışınca insanın ben olgusunu sağlam tutacak tek psişik enerjinin egoyla sağlandığı gerçeği bu savımı daha değerli kılıyor. Bastırılmış olan değerlidir önermesine katılmıyorum ancak yapamadığımız bir şeyin ötekinin yapabiliyor olması ahlakçılık ve süperegoyla daha doğrusu yalnızca bunlarla değerlendirilebilecek bir şey değil benim nezdimde. Birkaç bağlam ve olgu daha eklenmeli. Her neyse önemli olan denge.
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      annem, teyzem, kuzenim(26) ve ben(22) otururken 'id, ego, süperego' hakkında bir şey söyledim. kuzenimin o salak tepkisini hiç unutamıyorum, kanım çekiliyor. -BENİM ANNEM MELEK GİBİ, EGO FALAN YOK MELEĞİMDE +??????